Absolutely / Kesinlikle
English: I absolutely love chocolate ice cream.
Türkçe: Kesinlikle çikolatalı dondurmayı seviyorum.
Dinlemek için tıklayınız.
#1
Apologize / Özür Dilemek
English: He apologized for being late to the meeting.
Türkçe: Toplantıya geç kaldığı için özür diledi.
Dinlemek için tıklayınız.
#2
Balance / Denge
English: Finding a balance between work and life can be challenging.
Türkçe: İş ve yaşam arasında denge bulmak zor olabilir.
Dinlemek için tıklayınız.
#3
Bee / Arı
English: Bees play a crucial role in pollinating plants.
Türkçe: Arılar bitkilerin tozlaşmasında önemli bir rol oynar.
Dinlemek için tıklayınız.
#4
Consequence / Sonuç
English: Every action has its consequence.
Türkçe: Her eylemin bir sonucu vardır.
Dinlemek için tıklayınız.
#5
Benefit / Fayda
English: Regular exercise has numerous health benefits.
Türkçe: Düzenli egzersizin pek çok sağlık faydası vardır.
Dinlemek için tıklayınız.
#6
Conclusion / Sonuç
English: In the conclusion of the report, the findings were summarized.
Türkçe: Raporun sonucunda bulgular özetlendi.
Dinlemek için tıklayınız.
#7
Candidate / Aday
English: Several candidates applied for the job position.
Türkçe: İş pozisyonuna birkaç aday başvurdu.
Dinlemek için tıklayınız.
#8
Chain / Zincir
English: The bicycle chain needs to be oiled regularly.
Türkçe: Bisiklet zinciri düzenli olarak yağlanmalıdır.
Dinlemek için tıklayınız.
#9
Climb / Tırmanmak
English: They decided to climb the mountain on the weekend.
Türkçe: Hafta sonu dağa tırmanmaya karar verdiler.
Dinlemek için tıklayınız.
#10