Undergraduate / Lisans Öğrencisi
English: She's currently an undergraduate student studying psychology.
Türkçe: Şu anda psikoloji okuyan bir lisans öğrencisi.
Dinlemek için tıklayınız.
#1
Underlying / Temelinde Yatan
English: The underlying cause of the problem needs to be addressed.
Türkçe: Sorunun temelinde yatan neden ele alınmalıdır.
Dinlemek için tıklayınız.
#2
Undermine / Zayıflatmak
English: His constant criticism was starting to undermine her confidence.
Türkçe: Sürekli eleştirisi onun özgüvenini zayıflatmaya başlıyordu.
Dinlemek için tıklayınız.
#3
Vacuum / Vakum-Boşluk
English: She used a vacuum cleaner to clean the carpets.
Türkçe: Halıları temizlemek için bir vakum temizleyici kullandı.
Dinlemek için tıklayınız.
#4
Vague / Belirsiz-Muğlak
English: The instructions were too vague to follow.
Türkçe: Talimatlar takip etmek için çok belirsizdi.
Dinlemek için tıklayınız.
#5
Validity / Geçerlilik-Doğruluk
English: The validity of the scientific study was questioned.
Türkçe: Bilimsel çalışmanın geçerliliği sorgulandı.
Dinlemek için tıklayınız.
#6
Ward / Bölüm
English: He was placed in the pediatric ward of the hospital.
Türkçe: Hastanenin pediatrik bölümüne yerleştirildi.
Dinlemek için tıklayınız.
#7
Warehouse / Depo
English: The warehouse stores a large inventory of products.
Türkçe: Depo büyük bir ürün envanterini saklar.
Dinlemek için tıklayınız.
#8
Warfare / Savaş
English: The history of warfare is filled with conflicts and battles.
Türkçe: Savaş tarihi çatışmalar ve savaşlarla doludur.
Dinlemek için tıklayınız.
#9
Yell / Bağırmak
English: He had to yell to be heard over the loud music.
Türkçe: Yüksek müziğin üzerine duyulması için bağırmak zorunda kaldı.
Dinlemek için tıklayınız.
#10